Haberler

Mülkiyet Hakkı İhlaline İlişkin Anayasa Mahkemesi Kararı

AYM: İdarenin ve mahkemenin ispat araçlarını sınırlandırıcı yorumu nedeniyle başvurucunun, taşınmazın idari yoldan iadesi imkanından yararlanmasının kanunun öngördüğünün ötesinde sınırlandırılması mülkiyet hakkı ihlalidir.

Anayasa Mahkemesi, Hasköy Aya Paraskevi Rum Ortadoks Kilisesi Vakfı tarafından bireysel başvuru yoluyla gelen konu hakkında; 2/11/2022 tarihli ve R.G. Tarih ve Sayı: 17/01/2023-32076 numaralı kararıyla Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün ve mahkemenin ispat araçlarını sınırlandırıcı yorumu nedeniyle başvurucunun taşınmazın idari yoldan iadesi imkanından yararlanmasının kanunun öngördüğünün ötesinde sınırlandırıldığına hükmetmiş ve bu durumun Anayasa’nın 35. maddesinde güvence altına mülkiyet hakkının ihlali olduğuna dair karar vermiştir.

Başvurunun Konusu:

Başvuru, cemaat vakfının taşınmazın iadesi talebinin reddedilmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Başvuruya Konu Olaylar:

Başvurucu 5737 sayılı Kanun'un yürürlüğe girmesinden sonra Vakıflar Genel Müdürlüğüne müracaat ederek -diğer 16 taşınmazla birlikte- İstanbul ili Beyoğlu ilçesinde kâin 1734 ada 11 parsel numaralı ve hâlihazırda tapuda Dimistokli, Yani, Sare, Despina ve Aleksandar adına tescilli olan taşınmazın 5737 sayılı Kanun'un 7. maddesi uyarınca iadesini talep etmiştir. 

Başvuru dilekçesine; Vakıflar Genel Müdürlüğünün 10/5/1966 tarihli yazısını, taşınmaza ilişkin kadastro tespit tutanağını, 1936 Beyannamesini, 1912 Beyannamesini, taşınmazın üzerindeki dört dükkânın Haliç Projesi kapsamında yıkılmasına ilişkin kararı ve yazışmaları, taşınmazla ilgili emlak vergisi beyannamesi örneklerini, taşınmaz üzerindeki dükkânlarla ilgili kira kontratlarını, kira tespit kararı ile meni müdahale kararını eklemiştir. Vakıflar Genel Müdürlüğü birtakım belgelerin eksik olduğu hususunu ilgililere ihtar etmiştir ve 11/1/2011 tarihli işlemle de taşınmazın Vakıf adına tesciline dayanak teşkil edecek nitelikte belgelerin ibraz edilmediği gerekçesiyle talebi reddetmiştir. Başvurucu bu işleme karşı İstanbul 10. İdare Mahkemesinde (Mahkeme) iptal davası açmıştır.Mahkeme 28/12/2011 tarihli kararla davayı reddetmiştir. Başvurucu bu karara karşı dava dilekçesindekilere benzer iddialarla temyiz yoluna müracaat etmiştir. Temyiz istemi Danıştay Onuncu Dairesinin (Daire) 9/11/2015 tarihli kararıyla reddedilerek ilk derece mahkemesi kararı onanmıştır.

Başvurucunun iddiası: 

Başvuru, cemaat vakfının taşınmazın iadesi talebinin reddedilmesi nedeniyle mülkiyet hakkının ihlal edildiği iddiasına ilişkindir.

Anayasa Mahkemesinin Değerlendirmesi: 

Somut olayda Anayasa Mahkemesi başvurucunun 5737 sayılı Kanun'un 7. maddesi kapsamında yaptığı iade başvurusunun Genelge'de belirlenen tescile elverişli belgelerin ibraz edilmediği gerekçesiyle reddedilmesi hususunu kanunilik ilkesi ve müdahalenin ihlal oluşturup oluşturmadığı hususları çerçevesinde detaylı olarak incelemiştir. 

Yaptığı inceleme neticesinde;

5737 sayılı Kanun'un geçici 7. maddesinde ispat araçları bakımından herhangi bir sınırlama yapılmadığı ve başvurucunun taşınmazın kendisine ait olduğunu ispatlama konusunda delil sunma serbestîsine sahip olduğuna hükmetmiştir. İdarenin başvurucunun sunduğu belgeleri taşınmazın mülkiyetinin başvurucuya ait olduğunu ispatlayıp ispatlamadığı yönünden incelemekten kaçınmasının başvurucuya tanınan idari yolla tescil imkânından başvurucunun yararlanmasını aşırı derecede zorlaştırdığını belirtmiş, idarenin ve mahkemenin başvurucunun belge sunma konusundaki serbestîsini sınırlandıran yorumunun kanuni dayanağı olmadığı sonucuna ulaşmıştır.

Ayrıca Anayasa Mahkemesi, kanun koyucunun amacının cemaat vakıflarının Hazineye geçmiş taşınmazlarının adli yargıda dava açılmasına gerek kalmadan idari yoldan cemaat vakıflarına iade edilmesinin temin edilmesi olduğunu vurgulayarak idare ve mahkeme tarafından yapılan sınırlandırıcı yorumun mülkiyet hakkının kullanımını zorlaştırdığı sonucuna ulaşmıştır.

Açıklanan gerekçelerle Anayasa Mahkemesi, Anayasa'nın 35. maddesinde güvence altına alınan mülkiyet hakkının ihlal edildiğine karar vermiştir.

Benzer Haberler